KEMİK İLİĞİ BAĞIŞ KAMPANYASI BAŞLADI!

Acıbadem Adana Hastanesi ve Türk Kızılayı Kök Hücre Koordinasyon Merkezi’nin işbirliği ile Türkiye’de ilk kez kamuoyunun gündemine getirilecek olan 19 Eylül Dünya Kemik İliği Nakli Günü nedeniyle düzenlenen basın toplantısında, kemik iliği bağışının önemi vurgulanarak kampanyanın detayları aktarıldı.

KEMİK İLİĞİ BAĞIŞ KAMPANYASI BAŞLADI!
17 Eylül 2015 - 14:35 - Güncelleme: 17 Eylül 2015 - 14:48

Acıbadem Adana Hastanesi ve Türk Kızılayı Kök Hücre Koordinasyon Merkezi’nin iş birliği ile Türkiye’de ilk kez kamuoyunun gündemine getirilecek olan 19 Eylül Dünya Kemik İliği Donör Günü kapsamında başlatılan farkındalık projesi, kemik iliği bağış kampanyasıyla devam edecek. “Öne Çık, Hayat Kurtar” sloganıyla başlatılan kampanyanın hedefi; kemik iliği bağışı konusunda kamuoyunun dikkatini çekmek ve daha çok sayıda bağış yapılmasını sağlamak…

Kampanyanın detaylarını aktarmak üzere düzenlenen basın toplantısına Türk Kızılayı’ndan; Adana Şube Başkanı Ramazan Saygılı, Orta Akdeniz Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr. Tunçhan Demir, Kan Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kök Hücre Proje Yöneticisi Dr. Savaş Koç ile Acıbadem Adana Hastanesi’nden Başhekim Prof. Dr. Bülent Soyupak ve Çocuk Hematoloji Uzmanı Dr. Barbaros Şahin Karagün ve Brezilya’dan gelen kemik iliğinin nakledildiği 8 yaşındaki lösemi hastası Ali Emir’in babası İlhan Yıldırım da katıldı.

 

“Bir sosyal sorumluluk projesi”

Toplantının açılış konuşmasını yapan Acıbadem Adana Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Bülent Soyupak, sağlık hizmeti veren bir kurum olarak 19 Eylül Dünya Kemik İiiği Donör Günü vesilesiyle kemik iliği bağışına dair yapılan etkinlikleri sosyal sorumluluk projesi olarak değerlendirdiklerini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti: “Bir insanın hayatının kurtulması için atılacak her adım, verilecek her türlü destek çok önemli. Biz de Acıbadem Adana Hastanesi olarak daha çok sayıda insanımızın donör olmasını sağlayacak böyle bir projede Türk Kızılayı ile işbirliği yapmaktan ve 19 Eylül Dünya Kemik İliği Donör Günü nedeniyle kamuoyunun gündemine yeniden taşımaktan mutluluk duyuyoruz. Kızılay’la yaptığımız işbirliğiyle önce uzmanlarımıza ve personelimize kemik iliği hakkında gerekli bilgileri aktardık. Bugün itibariyle personelimiz kök hücre bağışında bulunacak. Daha çok kişinin bağışçı olması için bir dizi etkinlik yapmaya devam edeceğiz.”

 

“Sağlık alanında en önemli projelerden biri”

Türk Kızılayı Kan Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kök Hücre Proje Yöneticisi Dr. Savaş Koç, 19 Eylül Dünya Donör Günü nedeniyle sürdürdükleri Türkök projesini tekrar kamuoyunun gündemine taşımaktan mutlu olduklarını belirterek, “Bu vesile ile bu önemli çalışmaya destek olan Acıbadem Sağlık Grubu’na özel teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Türkiye’nin böylesine önemli bir sorununa duyarlı olduklarını, bu toprakların sorunlarını kendi sorunları olarak gördüklerini bir kez daha gösterdiler” diye konuştu.

 

Türkök projesinin Türkiye’nin sağlık alanında ortaya koyduğu en önemli projelerden biri olduğunu belirten Dr. Savaş Koç, “Projenin temelleri Sağlık Bakanlığı ile birlikte birkaç yıl önce atıldı. Yapılan çalışmaların ardından Ağustos 2014 tarihinde startı verildi. İlk yıl için 50 bin donöre ulaşma hedefi koymuştuk. Bu hedefe 10 ayda ulaştık ve bir yıl içinde Ulusal Kemik İliği Veri Bankasına kayıtlı donör sayısı 70 bine ulaştı” dedi.

 

“Donör adaylarının bilinçli olması şart!”

Projenin iki ayağı bulunduğunu belirten Dr. Koç, “Birinci ayağı Kızılay’ın rollerini kapsıyor. Kızılay, kemik iliği donör adaylarını bilgilendirip onların ulusal veri bankasına kayıt için bir tüp kan vermelerini sağlıyor. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli konu, donörün ne için verici olduğunu bilmesi. Yani tamamen kendi iradesiyle donör olması. Zira bu tür çalışmaların temel sorunu bir eşleşme olması halinde donörün kemik iliği vermekten vazgeçmesidir. Bunun için de donörün bilinçli olması çok önemlidir. İlk etapta yapılan bilgilendirme tamamen bu amaca yönelik” dedi. Kızılay’ın ikinci etaptaki görevinin ise bir eşleşmenin ortaya çıkması durumunda doğduğunu belirten Dr. Koç, eşleşmenin ardından Kızılay’ın donörle temasa geçerek onu yeniden bilgilendirdiğini ve ilik nakli için Sağlık Bakanlığı personeline ulaştırdığını belirterek sözlerine şöyle devam etti: “70 bin donörün verdiği kan örneklerinden onlarcası çeşitli oranlarda hastalarla eşleşti. Bu süre içinde 8 nakil yapıldı. 2’si 1’er yaşında çocuk olmak üzere 8 kişiye yeni bir hayat hediye edildi. Bu gurur hepimizindir!”

 

“Yüzlerce kişi kan bağışına koştu”

Türk Kızılayı’nın yurt çapına yayılmış 700’e yakın şube ile halkına hizmet verdiğine dikkat çeken Türk Kızılayı Adana Şube Başkanı Ramazan Saygılı; “Türk Kızılay Şubeleri, Kızılay’ın yürüttüğü güvenli kan ve Türkök projelerinin en büyük destekçileridir. Şubelerimizin bölgelerinde yarattıkları olumlu imaj, kan bağışı ve kemik iliği bağışına da yansımaktadır. Adanalılar başta olmak üzere bölgedeki tüm vatandaşlarımıza özellikle teşekkür etmek istiyorum. Ekiplerimiz nerede çalışma yapmışlarsa orada yüzlerce kişi kan bağışına koştu. Adanalılar duyarlılıklarını gösterdi. 1 yıl içinde yüzbinlerce kişinin sağlığına kavuşmasına vesile oldular. Burada özellikle yerel yöneticilerimize de teşekkür etmek istiyorum. Adana’da bize gösterdikleri yerlerde açtığımız kan bağış merkezlerinde her gün yüzlerce ünite bağış alınıyor ve yüzlerce kişiye şifa dağıtılıyor. Bu güzel uygulamanın başka illere de örnek olduğunu duyuyorum ve bundan Adanamız adına gurur duyuyorum” dedi.

 

“Gençler büyük ilgi gösteriyor”

Adana Bölge Kan Merkezi’nin Türk Kızılayı’na ait 17 Bölge Kan Merkezi arasında önemli bir yere sahip olduğunun altını çizen Türk Kızılayı Orta Akdeniz Bölge Kan Merkezi Müdürü Dr. Tunçhan Demir ise; “Adana Bölge olarak 187.000 ünite kan bağışı alıyoruz. Bu Türkiye’nin kan ihtiyacının yaklaşık yüzde 8’i kadarına denk geliyor. Adanalılar kan bağışı konusunda çok duyarlı. Öncelikle ben bu duyarlılığa teşekkür ediyorum. Bu bağışlarda beni ayrıca mutlu eden başka bir özellik daha var. Adananın kan bağışçısı çok genç. Adana nüfusunun genç olması bize büyük bir avantaj sağlıyor. Bugünün genç kan bağışçıları geleceğin düzenli kan bağışçıları olacaklar. Aynı durum Türkök projesi çerçevesinde kemik iliği donörü olanlar için de geçerli. Gençlerin doku örnekleri ulusal veri bankasında onlarca yıl bir eşleşme bekleyecek. Bu da bu gençlere ileride belki bir çocuğun, belki bir annenin hayatını kurtarma şansı verecek” dedi.

 

“Türkiye’de ilk defa 19 Eylül Dünya Kemik İliği Donör Günü  gündeme getirildi!”

Acıbadem Adana Hastanesi Pediyatrik Kemik İliği Merkezi’nden Çocuk Hematoloji Uzmanı Dr. Barbaros Şahin Karagün; Avrupa Kemik İliği ve Kök Hücre Transplantasyon Derneği (EBMT) tarafından her yıl 19 Eylül Kemik İliği Donör Günü’nde pek çok ülkede bağışı arttıran kampanyalar yapılması için çalışmalar sürdürdüğünü belirtti. EBMT üyesi olan Acıbadem Adana Hastanesi ve yıllardır kemik iliği nakli ihtiyacı olan çocuk hastaları tedavi eden bir doktor olarak Türkiye’de ilk kez böyle bir kampanyaya imza atmaktan mutluluk duyduğunun altını çizerek şunları söyledi: “Türkiye’de pek çok sayıda hasta kendine uygun kemik iliği bulunmasını bekliyor. Uygun kemik iliği, o hastanın yaşama tutunmasını sağlıyor. Acıbadem Adana Hastanesi Kemik İliği Nakli Merkezi’mizde bugün 35 çocuğumuz var kemik iliği nakli bekleyen. Çocuklarımız ve diğer yetişkin hastalarımız için bu kampanyanın bir küçük kıvılcım olmasını istiyoruz” dedi.

 

Ali Emir’e uyumlu kemik iliği Brezilya’da bulundu

Toplantıda Brezilya’da bulunan uyumlu kemik iliği getirilmesiyle dün gece kemik iliği nakli olan 8 yaşındaki Ali Emir’in babası İlhan Yıldırım, hastalık ve kemik iliği bulunması sürecinde yaşadıklarını  şöyle anlattı.  “Dün gece Acıbadem Adana Hastanesi’nde bir kemik iliği nakli gerçekleştirildi. Nakli gerçekleştirilen hasta benim oğlum, Ali Emir. Kanser tanısı 12 Ağustos 2011 yılında kondu. Hemen tedavi süreci başladı. Kemoterapi, radyoterapi derken uzun bir süreç yaşadık.

Bu süreç 26 ay devam etti. Ekim 2014 tarihinde kontrol için gittiğimizde hastalığın tekrar nüksettiğini öğrendik. Babasınız, annesiniz... Ne kadar canınız yansa da yıkılmaya hakkınız yok. Silkinip kalkmak zorundasınız. Biz de öyle yaptık. Doktorlarımızın yönlendirmesiyle yeniden mücadeleye başladık. 5 aylık bir süreden sonra hocalarımız Ali Emir için nakilden başka bir yol olmadığını söyledi.

Donör bekleme sürecinde de farklı heyecanlar yaşadığını belirten İlhan Yıldırım, 4 senedir ilik beklediklerini ifade ederek sözlerine şöyle devam etti: “Oğlum yüksek risk grubunda bir hasta olduğu için 2011 yılından beri nakil için bekliyorduk. Amerika’dan, Almanya’dan donör bulunduğu haberleri geldi, sonra eşlesen kemik iliğinin tıbbi olarak alt grup taraması yapıldığında tutmadı. Alt grupları da uyum sağlamadı. En sonunda Brezilya’dan 4 donör bulundu. Birinin alt grupları tutmadı, iki donörun kendilerine ulaşılamadı ama geriye kalan bir kişi Ali Emir’in tek şansı oldu. Dün gece de Brezilya’dan gelen uyumlu kemik iliği oğluma nakledildi. Umuyoruz bundan sonrasında bizi çok daha güzel gönler bekliyor.”

YORUMLAR

  • 0 Yorum